Ana içeriğe atla

HÜRRİYET AİLEDE ÇIKAN YAZIMIZ: SEBZE VE MEYVELERDEKİ HORMONLAR






EN ÇOK DOMATES, ELMA VE PATATESTE HORMON KULLANILIYOR
SEBZE VE MEYVELERİN HORMONLU OLUP OLMADIĞINI ANLAMANIN YOLU VAR MI?




05.12.2014
 Sebze ve meyve olmadan sağlıklı bir beslenme düzeni düşünülemez. Günde ortalama 5 porsiyon meyve ve sebze tüketilmesi gerektiğini vurgulayan Diyetisyen Başak Kefeli, sebze ve meyvelerin hormonlu olup olmadığını anlamanın yollarını anlattı.
Tarım ürünlerinde kullanılan hormonu ayırt etmek aslında son derece zordur. Belli başlı spesifik belirtiler dışında oldukça düzgün görünen bir sebze ve meyveden de fazla hormon alınabilir. Aslında meyve ve sebze üreticilerinin üretim esnasında ne kadar hormon ve gıda tarım ilacı kullanabilecekleri gıda mevzuatında bellidir. Ancak denetlenemeyen bölgelerde bilinçsizlikten dolayı bu ilaçların ve hormonların kullanımı aşırıya kaçabilmektedir.
Türkiye’de geçtiğimiz yıllarda Tarımsal Kalkınma Vakfı ‘Gıda Tüketicisini Koruma ve Bilinçlendirme Projesi’ yapmıştır. Bu proje kapsamında hormonlu gıdaları nasıl tespit edebileceğimiz son derece açık bir şekilde anlatılmıştır. Türkiye’de üretiminde yoğun olarak hormon kullanıldığı bilinen başlıca sebze meyveler şunlardır; domates, salatalık, patlıcan, kabak, patates, çekirdeksiz üzüm, elma, kavun ve karpuz.


Mevsiminde olmadığımız meyve ve sebzeleri tüketmeyin!
Hormonsuz gıdaya ulaşmak veya ayırt edebilmek için ise tüketicilere belli başlı önerilerde bulunuyorum. En çok dikkat edilmesini istediğim husus mevsiminde olan meyve ve sebzeyi tüketmeleridir. Çünkü seralarda yetiştirilen meyve ve sebzelerin, mevsiminde yetişenlere göre hormona ihtiyaçları daha fazla oluyor. Dolayısı ile kış mevsiminde domates veya patlıcan yemelerini önermiyorum. Her mevsimin kendine özgü sebze ve meyvesi var. Sağlıklı beslenmede işe öncelikle mevsim ürünlerini seçerek başlamalısınız. Tahıl ürünlerinde hormonlar daha fazla verim almak, besinlerin hızlı gelişmelerini sağlamak amacı ile kullanılmaktadır. Ancak yine de bu durumdan bilinçli olarak kendinizi savunabilir, hormonlu besinleri tespit ederek tüketiminden uzak durabilirsiniz.
Şekli, tadı ve kokusu ele veriyor
Bir üründe fazla hormon kullanıldığını anlamanın en kolay yolu şekil, tat ve kokusuna bakmaktır. Meyvenin gereğinden çok büyük ve şekilsiz olması hormon kullanıldığının belirtisi olabilir. Aynı zamanda ikiz meyveler, birbirine yapışık duran ve şekli çok bozuk olanlar da hormonlu olabilir. Meyveyi veya sebzeyi kestiğiniz zaman çekirdeklerinin gereğinden çok olması veya çekirdekleri olması gerekirken olmaması da önemli bir belirtidir. Özellikle domatesi dik olarak kestiğinizde içinde sert beyaz yapının olması ve çekirdeklerinin boşlukta durması da hormon kullanıldığının belirtisi olabilir. Patatesin içinin yer yer karartılı olması, kestiğiniz zaman kokmaması şüphe yaratmalıdır. Özellikle karpuzun süngerimsi yapısının fazla olması ve kokmaması da normal değildir. Salatalığın ve kabağın tatlarının kaçık olması aşılama, fazla hormonlama veya farklı bir tohum kullanılarak üretildiği anlamına gelebilir. Meyveler ve sebzeler kendilerine has tadı ve kokuyu vermelidir. Tadı ve kokusu olmayan sebze ve meyveleri tercih etmeyiniz. Ayrıca mevsiminde olan meyve ve sebzeyi seçmek size, hormonlu besinlerden uzak durmanıza en çok yardımcı olacak şeydir. 



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

MİDE AMELİYATI SONRASI BESLENME TAVSİYELERİ (DUMPİNG DİYETİ)

Midenin bir bölümün veya tamamının çıkarıldığı ameliyatlar sonrasında yiyecekler tüketildiği gibi ince bağırsağa geçiş yapar. Bu durum hastalarda bazı şikayetlere sebebiyet verir. Karın ağrısı, dolgunluk hissi, bulantı, kusma, sıcaklık hissi, terleme, yorgunluk, halsizlik, yüzde kızarıklık, çarpıntı, ishal, hipertansiyon, kan şekerinde ani yükselme gibi şikayetler yaşanması oldukça normaldir. Bu rahatsızlıklar ameliyatı takiben 2-5 yıl kadar sürebilir. Ancak bu süreci daha konforlu geçirmek için beslenmenizde dikkat etmenizi önerdiğim önemli noktalar vardır.  Öğünlerinizi küçük miktarlara bölerek ve yayarak tüketin. 3 ana 3-4 ara öğün tüketmek iyi gelecektir. En önemli kural çok iyi çiğnemektir. Ağzınıza aldığınız lokmayı 20-25 kere çiğneyin. Ağzınızda iyice erisin. Oldukça yavaş yemek yemeğe çalışın.   Şeker ve şekerli besinleri tüketmeyin. Proteinli besinleri tüketmeniz çok önemli. Yemeğinize ilk proteinleri yiyerek başlayın (yumurta, peynir, yoğurt, kıyma, tavuk gibi) Yeme...

RAMAZANDA TATLIYI NE ZAMAN VE NASIL YİYELİM?

İftar sofrasının bir köşesinde tatlının yeri hep hazırdır. Gün içinde düşen şekeri dengeleyebilmek için vücudunuz, beyniniz kısacası bütün hücreleriniz size “tatlı ye!” komutu verir. Daha yemeği bitirir bitirmez tatlıya geçiyorsanız aman dikkat! Tatlının yeri ve zamanı vardır.  İftarda özellikle sakin sakin yemek yenilmesini tavsiye ediyorum. Orucumuzu açtıktan sonra 10-15 dakikalık bir mola verip ardından ana yemeğe geçmeliyiz. Ana yemeğimizi de sakince bitirip bol sıvı tüketmeliyiz. Mideden doyma sinyallerinin beynimize ulaşması en az 15 dakika sürer. Eğer siz bütün yemeğinizi 10 dakika içinde yiyip bitiriyorsanız yemekten tatmin olmanız çok zordur. Eğer yemek sürenizi 15 dakikanın üzerine molalar, dinlenmeler ile çıkarabilirseniz hem daha az besin tüketerek doyacaksınız, hem de mide şikayetleri yaşamayacaksınız.  İftar sofrasında meyve ve tatlı olmamalı! İftarınızı bitirdikten sonra vücudunuza, midenize en az 1 saat vakit tanımalısınız. Bu esnada kan şekeriniz düzelecek, m...

SAÇ DÖKÜLMESİNDE BESİNSEL NEDENLER

Saç dökülmesi bayanları da bayları da yakından ilgilendiren bir konu. Saç uzmanlarının söylemi günde 100 tel saçın dökülmesinin normal olduğu. Ancak saçların seyrekleşmeye başlaması, günde 100 telden daha fazla   telin dökülesi, saçın incelmesi doğal bir durum değil. Stres, yetersiz saç bakımı, kullanılan saç ürünlerinin uygunsuz oluşu saç dökülmesinde etken. Ancak beslenme de en az bu saydıklarım kadar saç sağlığında önemlidir. Saç, kaş,kirpik sağlığı denildiği zaman aklımıza gelmesi gereken belli başlı besin maddeleri var. Bunları şöyle sıralayabiliriz; ·          DEMİR Demir, en çok kırmızı et, ciğer, yumurta sarısı, hindi ve tavuk eti, pekmez ve kuru baklagillerde bulunan yaşamsal bir mineral. Bu mineralin eksikliği ne yazık ki ülkemizde her 2 kadından 1’inde görülüyor. Demir yetersizliği veya kansızlık durumunda saç, kirpik ve kaşlarımız bu durumdan hemen etkileniyor. Son zamanlarda yaşadığınız halsizlik, yorgunluk, uyku hali, şiddetlen...